
Bir başka mıdır?
Türk dindarlığı için boşluksuz izahlar yapan Bir Başkadır, Kürt dindarlığını “AKP’li Kürtler” başlığı altında tartışıyor. Fazilet sahibi dindar Türklere, davaya ihanet eden AKP’li Kürtler eşlik ediyor!
Türk dindarlığı için boşluksuz izahlar yapan Bir Başkadır, Kürt dindarlığını “AKP’li Kürtler” başlığı altında tartışıyor. Fazilet sahibi dindar Türklere, davaya ihanet eden AKP’li Kürtler eşlik ediyor!
Çayın yapamadığını yapan latte, bir taşla iki kuş vuruyor: Fincanda durduğu gibi durmasıyla yerli, sütlü köpüğü ile dünyalı. Bu mucizevi buluşma, Anadolu irfanıyla dudak paysız fullenmiş kaplanlar için bulunmaz nimet oldu.
Kürtlüğümün turnikeden geçip geçemeyeceğini yazalı altı yıl oldu. Şimdilerde hayat, bir yerlere geçebildiğimi müjdeliyor bana. Beyaz yakalı yıllarımla harmanlanmış Kürtlüğüm öyle hoş bir noktada ki; ne kusur, ne gurur…
Topraklarında üretilen enerjiye erişme hakları gasp edilen Kürtler, şimdilerde “kaçak” elektrik kullanmakla itham ediliyor. Elektrik meselesini “aydınlatan” fotoğraf Patnos’tan…
Türkçeyi İstanbul şivesiyle konuşan, “düzgün” okullarda okumuş, haşmetli burnu estetikle normalleştirilmiş kısmım turnikeden geçiyor; batıya göç etmek zorunda kalmış ve orada “afedersiniz Kürt” olduğu hissettirilmiş kısmım turnikeye takılıyor.*
Kamusal bir sanat olarak heykel mekanda tarihi, kültürel ve sembolik anlamlar üretir. Kürt mücadelesinin direniş anlatısının aksine Diyarbakır’da park ve bahçelere serpiştirilen fabrikasyon üretim bu anıtlarda mağduriyet ontolojik bir vakaya, bir kadere dönüşüyor. Heykelin hafızayı ve direnişi örgütleme kapasitesi işgüzarca heba ediliyor.
Roboskî katliamının ikinci yıldönümü nedeniyle Diyarbakır’a bir “anıt”, daha doğrusu bir cisim dikildi.